| Prof. Dr. Çetin Işık

Robotik Diz Protezi Kimler için Uygundur?

Robotik Diz Protezi Kimler İçin Uygundur?

Diz eklemi; yürüme, oturma, merdiven çıkma gibi günlük aktivitelerde hayati bir rol oynar. Ancak yaşa bağlı dejenerasyonlar, romatizmal hastalıklar veya travmalar nedeniyle diz eklemi işlevini kaybedebilir. Bu tür durumlarda, özellikle ileri evre kireçlenmelerde (osteoartrit), total diz protezi ameliyatları gündeme gelir. Son yıllarda ise klasik diz protezi cerrahisine göre çok daha hassas ve kişiye özel çözümler sunan robotik diz protezi yöntemleri öne çıkmıştır. Bu kapsamlı makalede, Prof. Dr. Çetin Işık rehberliğinde "Robotik Diz Protezi Kimler İçin Uygundur?" sorusuna ayrıntılı bir yanıt arayacağız.

Robotik Diz Protezi Nedir?

Robotik diz protezi, geleneksel diz protezi ameliyatlarına göre çok daha hassas bir şekilde planlanan ve gerçekleştirilen bir cerrahi yöntemdir. Robotik sistem, ameliyat öncesi alınan 3 boyutlu görüntüleme verileriyle dizin kemik yapısını, bağ dengesini ve hareket açıklığını analiz eder. Bu veriler sayesinde cerrah, protezi hastaya özel bir şekilde yerleştirir.

Prof. Dr. Çetin Işık, robotik diz cerrahisinin, geleneksel yöntemlere göre çok daha yüksek doğruluk sağladığını ve protez ömrünü uzattığını ifade etmektedir.

Robotik Cerrahinin Faydaları

Robotik teknolojiyle yapılan diz protezi ameliyatlarının hasta açısından birçok avantajı vardır. Bu avantajlar, aynı zamanda yöntemin kimler için uygun olduğunu da belirlemeye yardımcı olur.

Daha Az Doku Hasarı

Robotik sistem, cerrahi sırasında sadece gerekli alanlarda kesiler yapılmasına olanak sağlar. Bu da çevre dokulara ve bağlara daha az zarar verilmesi anlamına gelir.

Daha Kısa İyileşme Süresi

Robotik cerrahiyle yapılan ameliyatlarda iyileşme süresi daha kısa olabilmektedir. Hasta daha çabuk mobilize olur ve günlük yaşama daha erken döner.

Yüksek Protez Uyum Oranı

Protez, hastanın anatomisine ve hareket sistemine en uygun şekilde yerleştirildiği için aşınma ve gevşeme riski azalır. Bu da protezin daha uzun süre sorunsuz kullanılmasını sağlar.

Azalan Ağrı ve Kan Kaybı

Daha az invaziv bir teknik olması nedeniyle ameliyat sonrası ağrı daha azdır. Aynı zamanda operasyon sırasında oluşan kan kaybı da minimal düzeydedir.

Prof. Dr. Çetin Işık, bu avantajların özellikle aktif yaşantısı olan, çabuk iyileşmek isteyen ve uzun yıllar sorunsuz diz kullanımı bekleyen hastalar için önemli olduğunu vurgular.

Robotik Diz Protezi Kimler İçin Uygundur?

Robotik diz protezi her hasta için uygun olmayabilir. Ancak belirli hasta gruplarında bu yöntem, çok daha iyi sonuçlar verir.

1. İleri Derecede Diz Kireçlenmesi Olanlar

Diz ekleminde kıkırdak kaybı ileri seviyeye ulaşmış, hareket kabiliyeti ciddi şekilde kısıtlanmış hastalarda robotik cerrahi başarılı bir seçenektir. Özellikle konservatif tedavilere yanıt vermeyen hastalar bu grup içindedir.

Prof. Dr. Çetin Işık, kireçlenmenin sadece görüntüleme bulgularıyla değil, hastanın fonksiyonel kapasitesine göre de değerlendirilmesi gerektiğini belirtir.

2. Aktif Yaşam Tarzına Sahip Bireyler

Spor yapan, yürüyüşe çıkan, dans eden veya yoğun tempoda çalışan bireyler için protezin yerleştiriliş açısı ve uyumu büyük önem taşır. Robotik sistem, bu kişilere özel en doğru pozisyonlamayı sağlar.

3. Kilo Problemi Olan Hastalar

Fazla kilolu hastalarda cerrahinin zorluk seviyesi artar. Robotik sistem, bu karmaşık yapılar içinde daha doğru yönlendirme sağlar. Ayrıca robotik cerrahi, protezin yük taşıyan yüzeylerini optimal yerleştirerek aşınma riskini azaltır.

4. İkincil Cerrahi Geçirenler

Daha önce dizinden cerrahi işlem geçirmiş, örneğin menisküs ya da bağ ameliyatı olmuş kişilerde klasik cerrahiler zorluk yaratabilir. Robotik cerrahi bu tür karmaşık anatomilere özel çözüm sunabilir.

5. Anatomik Bozukluğu Olanlar

Doğuştan ya da travmaya bağlı olarak gelişmiş diz deformiteleri, klasik protez cerrahisinde protezin yanlış yerleştirilme riskini artırabilir. Robotik sistem, bu tür asimetrik yapıları üç boyutlu analiz ederek en uygun kesileri belirler.

6. Yüksek Fonksiyon Beklentisi Olanlar

Bazı hastalar protez sonrası spor yapmak, merdiven çıkmak, uzun yürüyüşlere çıkmak gibi beklentilere sahiptir. Bu hastalar için protezin açısı, dizin doğal hareketine uygun olmalıdır. Robotik sistem, bu beklentilere daha iyi yanıt verir.

Prof. Dr. Çetin Işık, özellikle ileri yaşta olup hâlâ aktif kalmak isteyen bireylerin robotik cerrahiden büyük fayda gördüğünü belirtmektedir.

Robotik Diz Protezi Kimler İçin Uygun Değildir?

Her ne kadar robotik diz cerrahisi avantajlı olsa da bazı durumlarda bu yöntem önerilmeyebilir.

1. Hafif-orta Dereceli Kireçlenme

Kıkırdak hasarının hafif olduğu durumlarda cerrahi dışı tedaviler (fizik tedavi, enjeksiyon, PRP gibi) daha uygun olabilir. Robotik protez bu hastalar için gereksiz müdahale olabilir.

2. Ağır Enfeksiyon Geçirenler

Daha önce diz ekleminde enfeksiyon geçirmiş olan hastalarda robotik sistemin kullanımı zorlaşabilir. Bu tür durumlarda klasik yöntemler tercih edilebilir.

3. Yoğun Kemik Erimesi

Kemik yapısı çok zayıf olan hastalarda protez sabitlenmesi zor olabilir. Robotik sistem burada çok avantaj sağlayamayabilir.

4. Ciddi Kalp-Damar Problemi Olanlar

Robotik cerrahi genellikle biraz daha uzun süren bir operasyondur. Kalp hastalıkları olan bireylerde ameliyat süresinin kısa tutulması daha öncelikli olabilir.

Prof. Dr. Çetin Işık, her hastanın bireysel durumunun detaylı analiz edilmesi gerektiğini, sadece teknolojiye değil, klinik ihtiyaçlara göre karar verilmesi gerektiğini ifade eder.

Robotik Diz Protezinin Uygulanma Süreci

Robotik diz protezi, hem hasta hem de cerrah açısından belirli bir hazırlık süreci gerektirir.

Ameliyat Öncesi Hazırlık

Ameliyat öncesinde hastanın diz yapısı, kemik yoğunluğu, kıkırdak durumu gibi veriler detaylı olarak incelenir. 3D tomografi ve özel yazılımlar sayesinde cerrah, ameliyat öncesinde sanal ortamda bir ameliyat provası yapar.

Ameliyat Anı

Ameliyat sırasında robotik kol, cerrahın komutlarıyla hareket eder ancak hiçbir zaman cerrahın kontrolü dışına çıkmaz. Robotik sistem, kesilerin derinliğini, açılarını ve yönünü hassas biçimde ayarlayarak cerrahın el becerisine destek olur.

Ameliyat Sonrası Süreç

Robotik diz cerrahisinden sonra hastalar genellikle 1-2 gün içinde yürümeye başlar. İlk haftalarda fizik tedavi ve egzersiz programları ile diz hareketliliği artırılır.

Prof. Dr. Çetin Işık, bu sürecin disiplinli bir şekilde takip edilmesinin protezin başarısı açısından kritik olduğunu vurgular.

Sık Sorulan Sorular

Robotik diz protezi daha mı pahalıdır?

Evet, kullanılan teknoloji ve planlama sistemleri nedeniyle maliyet biraz daha yüksektir. Ancak uzun vadede sağladığı avantajlar ile maliyet-fayda dengesi korunur.

Ameliyat ne kadar sürer?

Klasik ameliyata göre biraz daha uzun sürebilir (ortalama 90-120 dakika). Ancak bu süre, elde edilecek hassas sonuçlarla kıyaslandığında kabul edilebilir düzeydedir.

Her hastanede robotik cerrahi yapılabilir mi?

Hayır, bu sistemlerin kurulumu ve kullanımı özel eğitim, ekipman ve tecrübe gerektirir. Bu nedenle sadece bazı merkezlerde ve uzman cerrahlar tarafından uygulanmaktadır.

Protezin ömrü uzar mı?

Evet. Protezin yerleşim açısı ve dizin doğal hareketlerine uyumunun artırılması sayesinde aşınma ve gevşeme oranı düşer. Bu da ömrünü uzatır.

Prof. Dr. Çetin Işık, protezin 20 yıla kadar sorunsuz kullanılabildiğini, özellikle robotik sistemle yapılan protezlerin bu başarıyı daha sık yakaladığını belirtir.

 Kime, Ne Zaman, Nasıl?

Robotik diz protezi, ortopedi cerrahisinde geleceği temsil eden bir yaklaşımdır. Ancak her teknolojik yenilik gibi bu yöntemin de doğru hasta grubuna, doğru zamanda ve doğru şekilde uygulanması gereklidir.

Prof. Dr. Çetin Işık, robotik diz cerrahisinin seçiminde şu kriterleri göz önünde bulundurmayı önermektedir:

  • Hastanın diz eklemi hasar düzeyi
  • Günlük yaşam aktiviteleri ve beklentileri
  • Genel sağlık durumu ve eşlik eden hastalıklar
  • Daha önce geçirilmiş cerrahiler
  • Anatomik yapı özellikleri

Doğru hasta seçimi ve deneyimli bir ortopedi cerrahı ile robotik diz protezi, ağrısız ve aktif bir yaşamın kapılarını açabilir. Bu nedenle karar süreci, detaylı bir muayene ve kişisel değerlendirmeye dayanmalıdır.